top of page

Güncelleme tarihi: 20 May

Coğrafya kelimesi, ilk kez İlk Çağ’da (MÖ III. yüzyıl) Mısır’ın İskenderiye şehrinde yaşamış Erotesthenes (Erotestenes) tarafından kullanılmıştır. "Geography" adlı eserinde ilk kez coğrafya terimini kullanmıştır. Dünya'nın çevresini ve eksen eğikliğini hesaplamıştır.Yaz gün dönümünde (21 Haziran) İskenderiye ve Asvan arasında güneş ışınlarının düşme açısındaki farktan yararlanarak bir derecelik meridyen yayı ve dünyanın çevre uzunluğunu gerçeğine yakın bir şekilde hesaplamıştır. O dönemde bilinen dünyanın bir haritasını çizmiş ve bu bilime geographe (gegrafi) yani coğrafya adını vermiştir.



ree

Coğrafya ismi eski Yunan döneminde, Latince Geo (Jeo = yer) ve Graphien (Grafeyin) (tasvir etmek) kelimelerinin birleşmesiyle Geographien "Yerin tasfiri" anlamına gelmekteydi. Türkçeye ise Fatih Dönemi’nde (15. yy.) girmiştir. Bugünkü anlamda coğrafya, doğal ortam ile insan arasındaki etkileşimi araştırarak bu etkileşimin sonuçlarını sentez hâlinde veren bir bilimdir.


ree


Dünyanın bilinen en eski haritalarından biri olarak kabul edilen Babil haritası ile Çatalhöyük Haritası'dır. Dünyanın bilinen en eski haritalarından biri olarak kabul edilen bu duvar resmi, Konya’da yapılan kazılarda bulunmuştur. Bu haritada basit bir yerleşme krokisi ve o zaman aktif olduğu anlaşılan Tuz Gölü’nün güneydoğusundaki volkanlardan biri yer almaktadır.


İLK ÇAĞ’DA COĞRAFYA


İlk coğrafi düşüncelere Anadolu, Mısır ve Mezopotamya dolaylarında yaşayan Mısırlı, Babilli ve eski Yunan filozofların eserlerinde rastlanmaktadır. Bu dönemdeki destansı yapıtlar, coğrafyanın ilk eserleri sayılmaktadır.



ree

Dönemin düşünürleri eserlerinde coğrafya, matematik ve tarih konularına bir arada yer vermişlerdir. İlk Çağ’da coğrafi bilgiler gezilen yerlerin tasvir edilmesi ile basit planlar ve haritalar çizilmesi yöntemleriyle ortaya konmuştur.


Batlamyus’a ait dünya haritasının XV. yüzyıl çizimi
Batlamyus’a ait dünya haritasının XV. yüzyıl çizimi



Dünya’nın şekli ve yapısı ile ilgili fikirler öne süren Thales


ree

İnsan çevre ilişkilerine değinen İyonyalı Heredot, Güney Avrupa, Anadolu, Orta Doğu ve Kuzey Afrika başta olmak üzere birçok yeri gezmiştir.


Doğal kaynaklar ile devletlerin gelişiminin ilişkisine değinen Aristoteles, " Politika " adlı eserinde coğrafi bilgilere yer vermiştir. Bu çalışmada özellikle çevre koşullarının devletin gücü üzerindeki etkilerini ele almıştır. Ayrıca Dünya'nın yuvarlak bir şekle sahip olduğu görüşünü ileri sürmüştür.


Aristo Heykeli
Aristo Heykeli

İlk Çağ'da ün yapmış coğrafyacılardan biri Batlamyus'tur. "Geographica Hyphegesis" adlı eserinde çok sayıda yer adından söz etmiş ve bunların coğrafi koordinatlarını belirtmiştir. Ayrıca harita çizim yöntemleriyle ilgili bilgiler vermiştir.


Batlamyus’a ait dünya haritasının XV. yüzyıl çizimi
Batlamyus’a ait dünya haritasının XV. yüzyıl çizimi


Erotesthenes’in coğrafya ile ilgili yaptığı çalışmalara Roma Dönemi’nin en ünlü coğrafyacısı olan Amasyalı Strabon 17 ciltlik Geographica adlı eserinde yer vermiştir.


ORTA ÇAĞ’DA COĞRAFYA


Orta Çağ'da kilisenin baskısından dolayı Avrupa'da coğrafya duraklama devrine girmiştir. Bu dönemde coğrafya bilimine İslam coğrafyacıları katkıda bulunmuştur. Mesûdi, Biruni, İdrisi ,İbni Batuta ve İbni Haldun , bu bilim insanlarının başlıcalarıdır.


Mesûdi : Arap tarihçi, coğrafyacı ve gezgindir. "Murûc ez-Zeheb" ve "Ma'din el- Cevahir "(Altın Bozkurtlar ) adlı eserlerinde dünya tarihi ve coğrafyasına geniş yer vermiştir. Orta Doğu , Kafkasya , Hindistan , Sri Lanka ve Çin'e seyahat etmiştir.


Biruni : Matematik , astronomi ,tarih, ve coğrafya alanında çağının en ünlü bir bilim insanıydı. Çok sayıda eser yazmış olan Biruni , eksen eğikliği ve Dünya'nın yarı çapını hesaplamıştır. Bu hesaplamalar günümüzde hesaplanmış değerlere çok yakındır.


ree

İdrisi: Akdeniz ülkelerini gezmiştir. Gezdiği yerlerle ilgili çok sayıda eser yazmış ve bir dünya haritası hazırlamıştır.


İbni Batuta: Yaşadığı Fas'tan hac görevini yerine getirmek için Mekke'ye giderken Kuzey Afrika ve Orta Doğu' da seyahatler yapmıştır. Hac ziyaretini gerçekleştirdikten sonra da seyahatine devam eden Batuta, topladığı bilgileri, yazdığı bir kitapta dile getirmiştir.


İbni Haldun: Birçok bilim dalıyla olduğu gibi coğrafyaya da ilgilenmiştir. Bu bilim insanı, çok tanınmış olan "Mukaddime" adlı eserini yazmıştır. Bu eserinde iklimin insan yaşamına etkisi, göçebe ve yerleşik kültürler , kır ve şehir yerleşmeleri ile geçim tarzları üzerinde durmuştur.



İbni Haldun
İbni Haldun
ree




Yeni Çağ'da Coğrafya


Avrupa'da Rönesans hareketleri ile başlayan Yeni Çağ'daki coğrafi keşifler, dünyanın bilinmeyen yerlerinin keşfedilmesini ve dünyanın büyük kısmıyla ilgili bilgiler elde edilmesini sağlamıştır. Bu dönemde kaşiflerin yanı sıra Türk coğrafyacıları da coğrafya bilimine katkılar sağlamışlardır. Piri Reis, Katip Çelebi ve Evliya Çelebi, bunların başındadır.


Piri Reis
Piri Reis

1486'da Bartelemeo Diaz'ın Ümit Burnu'nu keşfetmesi

1498'de Vasco de Gama'nın Ümit Burnu'nu aşarak Hindistan'a ulaşması,

coğrafi bilgilerin artması bakımından önemli gelişmelerdir.

ree

Cristof Colomb'un 1492'de Amerika Kıtası'na ulaşması ve Amerigo Vespuçi'nin 1507'de buranın yeni bir kıta olduğunu keşfetmesi; Macellan ve Del Cano'nun gerçekleştirdikleri seyahatle Dünya'nın yuvarlak olduklarını kanıtlamaları Dünya'nın tanınması bakımından önemli gelişmelerdir.


Piri Reis: Coğrafyaya katkıda bulunan denizcilerindendir. Piri Reis'in coğrafyaya katkısı daha çok harita alanında olmuştur. En büyük eseri Kitab-ı Bahriye'dir.


Seydi Ali Reis: Denizciliğin ve matematiğin yanı sıra coğrafya ile de ilgilenmiştir. "Muhit" adlı eserinde coğrafya ve denizcilikle alakalı bilgiler yer almaktadır. Ülkelerin görünüşü anlamına gelen "Mir'at ul Memalik" adlı seyahatnamesinde ise gezdiği yerleri anlatmıştır.


Katip Çelebi: Gezdiği yerleri anlatan ve dünyanın aynası anlamına gelen "Cihannüma" adlı eseri, ölümünden sonra İbrahim Müteferrika tarafından yayınlanmıştır.


Evliya Çelebi: Gezdiği yerler hakkındaki tüm bilgileri 10 ciltlik "Seyahatname" adlı eserinde toplamıştır.


Yakın Çağ'da Coğrafya


Bu dönemde coğrafya biliminin gelişmesinde Alman bilim insanları ön plana çıkmıştır. Coğrafyanın metodolojisi bu dönemde oluşturulmuştur.


Coğrafya İlminde Tarihi Esaslar ve Mukayeseli Genel Coğrafya adlı eserin sahibi Carl Ritter beşeri coğrafyanın kurucusu olmuştur.


Carl Ritter
Carl Ritter


Alman coğrafyacı Fredrich Ratzel, Antropocoğrafya adlı eserini yazmıştır. Siyasi coğrafyanın kurucusudur.



Friedrich Ratzel
Friedrich Ratzel

Von Humbolt coğrafyanın metodolojisini oluşturmuş, coğrafya biliminin ilkelerini öne koymuş ve fiziki coğrafyanın öncüsü olmuştur. Çalışmalarını Cosmos aslı eserinde toplamıştır.


Humbolt
Humbolt

Bu dönemde James Cook'un Newfoundland ve Labrador adlı bilim insanları ile gerçekleştirdiği araştırma gezileri sonucu keşfettikleri ada (Newfoundland Adası) ve yarımadaya (Labrador Yarımadası) bu bilim insanlarının adları verilmiştir.


Modern Türkiye'ye girişi 20.yy başlarına rastlamaktadır. Faik Sabri Duran, Ali Macit Arda ve Hamit Sami Selen gibi isimlerle ülkemizde coğrafya biliminin temelleri atılmıştır.

Cemal Arif Alagöz, Besim Darkot, İbrahim Hakkı Akyol, Reşat İzbırak ve Sırrı Erinç gibi isimlerin Türkiye'de coğrafyanın gelişmesine büyük katkıları olmuştur.

 
 
  • Yazarın fotoğrafı: Cografya
    Cografya
  • 10 Ağu 2024
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 May

ree

Dünya'nın Şekli: Dünya, tam olarak yuvarlak değil, hafifçe basık olan bir küre gibi düşünülür. Bu şekle "geoit" denir. Yani kutuplardan basık, ekvatordan biraz şişkindir. Bu tartışmalı bir tanımdır. Bahsedilen tanım genelde elips(yörünge) için kullanılır.Gözle göremesek de bu şekil bazı doğal sonuçlar doğurur:


🔸 Ekvator yarıçapı, kutuplar yarıçapından büyüktür.


🔸 Yerçekimi kutuplarda daha fazlayken, Ekvator’da daha azdır.


🔸 Harita ve projeksiyonlarda şekil bozulmaları olur çünkü Dünya düz değil, eğridir.


Yörüngenin elips olması sonucunda,


  • Dünya’nın Güneş’e olan uzaklığı değişir. (3 ocak en yakın, 4 temmuz en uzak)

  • Dünya’nın Güneş etrafında hareket hızı değişir.

  • Kuzey Yarım Küre’de yaz mevsimi, Güney Yarım Küre’de kış mevsimi daha uzun sürer.

  • Şubat ayı 28 gün sürer. (dört yılda bir 29 gün)

  • Eylül ekinoksu 2 gün gecikmeyle 23 Eylül olur.



Dünyanın Şeklinin Sonuçları


  Yerçekimi Farklılıkları


  • Dünya’nın şekli nedeniyle yerçekimi her yerde aynı değildir. Kutuplarda yerçekimi biraz daha fazladır çünkü kutuplar Dünya'nın merkezine daha yakındır. Ekvator'da ise daha azdır, çünkü ekvator bölgesi merkezden daha uzaktır.


    Haritalarda Bozulmalar


  • Dünya'nın şekli nedeniyle, düz kağıtlara çizilen haritalarda bazı bozulmalar meydana gelir. Bu yüzden haritalar tam olarak gerçeği yansıtmayabilir.


    Güneş Işınlarının Geliş Açısı


  • Dünya’nın ekvatoru Güneş’e daha yakındır ve bu nedenle ekvator bölgesi daha fazla güneş ışığı alır, bu da bu bölgelerin genellikle daha sıcak olmasına neden olur. Kutuplar ise daha az güneş ışığı alır ve daha soğuktur.


    Çizgisel Hız Farklılıkları


  • Dünya'nın dönüşü sırasında, ekvator bölgesindeki noktalar daha hızlı hareket ederken, kutuplardaki noktalar daha yavaş hareket eder. Bu hız farkı nedeniyle, ekvator bölgesinde oluşan rüzgarlar ve okyanus akıntıları daha hızlıdır.


    Gece ve Gündüz Uzunlukları


  • Dünya’nın şekli ve eğikliği, yıl boyunca gece ve gündüz uzunluklarının değişmesine neden olur. Ekvator civarında gece ve gündüz süresi daha dengelidir, ancak kutuplara doğru gece ve gündüz süreleri büyük farklılıklar gösterir.



2. Günlük Hareket


  • Günlük Hareket Nedir? Dünya, kendi ekseni etrafında döner. Bu dönme hareketi 24 saatte bir tamamlanır.


  • Sonuçları: Bu hareket, gece ve gündüzün oluşmasını sağlar. Dünya döndükçe bir tarafı Güneş’e bakar ve orada gündüz olur, diğer tarafı Güneş’ten uzaklaşır ve orada gece olur.


Günlük Hareketin Sonuçları


      1-Gece ve Gündüzün Oluşması


  • Dünya, kendi ekseni etrafında dönerken bir tarafı Güneş’e bakar ve orada gündüz olur. Aynı anda diğer tarafı karanlıkta kalır ve orada gece olur. Bu dönüş, 24 saat sürer ve bu nedenle gece ve gündüz sürekli olarak birbirini takip eder.


    2-Günlük Sıcaklık Farklılıkları


  • Gündüz, Güneş ışınları yeryüzünü ısıtır ve sıcaklık artar. Gece ise Güneş ışığı olmadığı için sıcaklık düşer. Bu, günlük sıcaklık değişimlerine neden olur.


    3-Gölge Boylarının Değişmesi


  • Güneş’in gökyüzündeki konumu gün içinde sürekli değişir. Sabah ve akşam saatlerinde Güneş daha alçakta olduğu için gölgeler uzun olur, öğle vakti ise Güneş en yüksekteyken gölgeler en kısa hale gelir.


    4-Coriolis Etkisi


  • Dünya’nın dönmesi nedeniyle, rüzgarlar ve okyanus akıntıları düz bir çizgide hareket etmek yerine sapmalar gösterir. Bu sapma, kuzey yarımkürede sağa, güney yarımkürede ise sola doğru olur. Bu olaya Coriolis etkisi denir ve atmosferdeki hava hareketlerini etkiler.


    5-Yerel Saat Farklılıkları


  • Dünya’nın dönüşü nedeniyle, yeryüzünde farklı meridyenlerde farklı saat dilimleri oluşur. Aynı anda farklı yerlerde farklı zaman dilimleri yaşanır. Örneğin, bir yerde sabahken, başka bir yerde öğleden sonra olabilir.


    6-Yön Bulma                  

    Dünya’nın ekseni kuzey ve güney kutupları doğrultusunda uzandığı için, Dünya üzerindeki yönler belirlenir. Güneş’in doğduğu yön doğu, battığı yön ise batı olarak tanımlanır. Bu, yön bulmada temel alınır.


deniz meltemi
deniz meltemi



ree



ree


3. Yıllık Hareket


  • Yıllık Hareket Nedir? Dünya, Güneş’in etrafında bir yörünge boyunca döner. Bu döngü 365 gün 6 saatte tamamlanır.


    Sonuçları


    • Mevsimler oluşur.

    • Güneş ışınlarının geliş açısı değişir.

    • Gölge boyları mevsimlere göre farklılık gösterir.

    • Gece-gündüz süreleri değişir.

    • Muson rüzgârları gibi iklim olayları meydana gelir.

    • Tarım faaliyetleri ve doğadaki döngüler bu harekete bağlı olarak şekillenir.


ree

Bu Hareketin Temel Özellikleri


  • Dünya, elips şeklindeki bir yörünge üzerinde hareket eder.

  • Bu hareket sırasında Dünya’nın eksen eğikliği (yaklaşık 23°27') nedeniyle Güneş ışınlarının geliş açısı değişir.

  • Bir yıl boyunca gündüz ve gece süreleri değişir.

  • Mevsimler oluşur: İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış.

  • Kuzey ve Güney Yarım Küre’de mevsimler ters zamanlarda yaşanır.


Mevsimlerin Oluşumu


Tarih

Olay

Kuzey Yarım Küre

Güney Yarım Küre


21 Mart

İlkbahar Ekinoksu

İlkbahar başlar, gece-gündüz eşit

Sonbahar başlar


21 Haziran

Yaz Gün Dönümü

Yaz başlar, en uzun gündüz

Kış başlar, en uzun gece


23 Eylül

Sonbahar Ekinoksu

Sonbahar başlar, gece-gündüz eşit

İlkbahar başlar


21 Aralık

Kış Gün Dönümü

Kış başlar, en uzun gece

Yaz başlar, en uzun gündüz


ree


 Ekinoks ve Solstisler


  • Ekinokslar (21 Mart ve 23 Eylül): Bu tarihlerde, Güneş ışınları Ekvator’a dik düşer ve Dünya’nın her yerinde gece ve gündüz süreleri eşit olur.

  • Solstisler (21 Haziran ve 21 Aralık): Bu tarihlerde, Güneş ışınları Yengeç ve Oğlak dönencelerine dik düşer. Bu, Kuzey ve Güney Yarımkürelerde en uzun gündüz ve en uzun gece dönemlerini oluşturur.




1. Mevsimlerin Oluşumu


  • Dünya, Güneş etrafında dönerken, ekseni yörüngesine yaklaşık 23,5 derece eğiktir. Bu eğiklik ve Dünya’nın yörüngesindeki konumu, Güneş ışınlarının Dünya’ya farklı açılarla gelmesine neden olur. Sonuç olarak, bir yıl içinde farklı yarımkürelerde dört mevsim (ilkbahar, yaz, sonbahar, kış) yaşanır.

ree


2. Ekinoks ve Solstisler


  • Ekinokslar (21 Mart ve 23 Eylül): Bu tarihlerde, Güneş ışınları Ekvator’a dik düşer ve Dünya’nın her yerinde gece ve gündüz süreleri eşit olur.

  • Solstisler (21 Haziran ve 21 Aralık): Bu tarihlerde, Güneş ışınları Yengeç ve Oğlak dönencelerine dik düşer. Bu, Kuzey ve Güney Yarımkürelerde en uzun gündüz ve en uzun gece dönemlerini oluşturur.

3. Gece ve Gündüz Sürelerinin Değişmesi


  • Dünya’nın eksen eğikliği ve yıllık hareketi nedeniyle, gece ve gündüz süreleri yıl boyunca değişir. Örneğin, yaz aylarında gündüzler daha uzunken, kış aylarında geceler daha uzundur.

4. Gölge Boylarının Değişimi

  • Güneş ışınlarının geliş açısı yıl içinde değiştikçe, cisimlerin gölge boyları da değişir. Yaz aylarında, Güneş daha dik açıyla gelir ve gölgeler daha kısa olur; kış aylarında ise Güneş daha eğik açıyla gelir ve gölgeler uzar.

5. Mevsimlik Sıcaklık Farklılıkları

  • Mevsimler arasındaki sıcaklık farkları, Dünya’nın yıllık hareketi ve eksen eğikliği nedeniyle oluşur. Yaz aylarında sıcaklıklar artarken, kış aylarında düşer. Bu farklar, bitki örtüsünün, hayvanların davranışlarının ve tarımsal faaliyetlerin düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. Dünya Güneş’in etrafında ekseni eğik (23o27′) bir şekilde hareket ettiğinden,

    Güneş ışınlarının yere düşme açıları yıl içinde değişir. Bu durumunun sonucunda, Cisimlerin gölge uzunlukları değişir. Mevsimler oluşur. Mevsimlik sıcaklık farkları oluşur. Mevsimlik sıcaklık farkından dolayı kayalarda mekanik (fiziksel) çözülme oluşur. Mevsimlik devirli rüzgârlar (Musonlar) oluşur. Yıllık harekete bağlı olarak ekinoks ve solstis tarihleri gerçekleşir.

    Gece – gündüz süreleriyle Güneş’in doğuş ve batış süreleri değişir.Güneş’in doğuş ve batış noktaları değişir.











 
 
  • Yazarın fotoğrafı: Cografya
    Cografya
  • 9 Ağu 2024
  • 1 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 May


ree

ATMOSFERİN KATMANLARI


Atmosferi oluşturan gazlar yer çekiminin etkisiyle fiziksel ve kimyasal özelliklerine göre katmanlar meydana getirir. Bu katmanlar troposfer, stratosfer, mezosfer, termosfer ve egzosferdir.

Troposfer: Atmosferin yerden itibaren 10-16 kilometrelik alt bölümü içinde hava olaylarının gerçekleştiği sürekli hareketli bir bölümdür. Troposferin kalınlığı Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe azalır. Bu durumun nedeni havanın Ekvator’da yerden ısınarak dikey olarak yükselmesi, kutuplarda ise soğuyan havanın alçalmasıdır. Atmosferi oluşturan gazların %75’i troposfer katmanındadır. Atmosferdeki su buharının tamamına yakını ise yine bu katmanda yer alır. Bu nedenle yağış, nem, rüzgâr gibi hava olayları troposferde su buharının daha fazla olduğu ilk 3-4 km’lik kısımda görülür. Troposferde yükseldikçe sıcaklık hızlı bir şekilde düşer.

Stratosfer:Troposfer katmanının üst kısmından yaklaşık 50 km yüksekliğe kadar olan katmandır. Genel olarak yatay hava hareketleri görülür. Stratosferdeki hava akışı troposferdekinden daha az çalkantılıdır. Bu nedenle jet uçakları, uçuşun daha az sarsıntılı olacağı stratosferde yol almayı tercih eder. Stratosferde dikey yönde sıcaklık değişimi oldukça yavaştır. Güneş’ten gelen zararlı ışınları süzen ozon gazı bu katmanda yoğunlaşmış ve ozon tabakasını oluşturmuştur.

Mezosfer: Mezosfer, yaklaşık 50-85 km yükseklikler arasında yer alan atmosfer katmanıdır. Gök taşlarının (meteor) atmosferde yanması ve parçalanması bu katmanda gerçekleşir.

Egzosfer: Termosferin üzerinde yer alan ve yaklaşık 10.000 km yüksekliğe kadar ulaştığı varsayılan atmosferin en dış katmanıdır. Atmosferden uzaya olan geçişi belirler. Yeryüzünü gözlemle-yen uydular bu katmanda yer alır.


ree

 
 
bottom of page